21 Haziran 2011 Salı

Mersin

Bu blogda yazdığım bütün gezi yazıları hemen hemen keyfi gezilerimdi. Bu sefer iş için gittiğim Mersin'den biraz bahsetmek istiyorum.

Mersin'e daha önce karayoluyla gitmiş ve çok sıcak bir günde detaylıca gezmeden ayrılmıştım. Bu defa yine sıcaktı ancak 3 gün boyunca Mersin'de kalacaktım. İş icabı çok gezme şansı bulamasamda yinede biraz olsun gezmeye ve bol bol yemeye vakit buldum...
 
İzmir'den 06:40 uçağı ile Adana'ya gittim. Uçak yolculuğumdan bahsetmeyeceğim ama Pegasus ve İzair ortaklığına bu ızdıraplı yolculuğum için bilgi mesajı geçeceğim. Yaklaşık 07:45 gibi Adana'ya iniş yaptık. Önceki yıllarda Mersin'den gelen taksiler 20-25 TL/kişibaşı karşılığında sizi Adana'dan - Mersin'e götürüyorlardı. Artık bu taksiler kalmamış ve onların yerini havayolu şirketlerinin servisleri almış. 10 TL karşılığında sizi Tarsus, Mersin ve Mezitli'ye götürüyorlar. Ondan ötesi size kalmış.

Yaklaşık 1 saatlik bir yolculuktan sonra Tarsus üzerinden Mersin'e varılan yol üzerinde göreceklerinizi kısaca geçeyim. Şakirpaşa Havaalanı, Adana Hipodromu, SaSa, Advansa, Temsa, Bossa, Çukobirlik tesisleri, Tarsus, Nusrat Mayın Gemisi, Çukurova Holding,....

Mersin'e girişte sizi Serbest Bölge ve Liman karşılıyor. Dolayısı ile konteynerler ve kamyonlar yoğunlukta oluyor. Zaten bende bu yoğunluğu görmeye gittiğim için benim açımdan bir sorun yok.

Mersin Oteli'nin önünde duran servisten iniyorum. Bir sonraki durakları Mersin Tevfik Sırrı Stadyumu ve Mezitli..

Ofise ulaşmak için Mersin'in en işlek caddelerini geçmek zorunda kalıyorum. Burası Mersinlilerin Çarşı olarak adlandırdıkları yer. Silifke Caddesi olarak biliyorum. Aradığınız her şeyi burada bulabilirsiniz.

İlk öğle yemeğini Kiremithane denilen Mersin'in eski semtlerinden birisinde yiyoruz. Şimdiki Mersin'lilere bu isimle sorarsanız bilmezlermiş. Şöyle tarif edeyim Silifke Caddesi'nin Stadyum'a doğru devam eden bölümünün son kısımlarında. Arkadaş Kebap...

Kapısından bakıpta girmemezlik etmeyin. Salaş olduğu kadar muhteşem bir lezzet mekanı. Ciğer ve Adana Kebap'ta üstüne yok denilebilir. Ortaya gelen nar ekşili, domates, soğan ve yeşillikle de karnınızdı doyurmayın. Doyasıya yiyebilirsiniz, ödeyeceğiniz hesap diğer yerlerde ödeyeceğinizi aşmaz. Hatta altında kalır. Ayran ve şalgam mutlaka açıktan isteyin. Hazırlarını zaten orada yaşamadığınız sürece içmek zorundasınız. Küçük bir hatırlatma, kredi kartı ve yemek fişleri geçmiyor. Sadece ve sadece nakit...

Çok yediyseniz hemen karşısındaki meyve suyu satan dükkana gidip birde tatlı niyetine çilek suyu içebilirsiniz. Nar, havuç, şalgam, narenciye, dut suları çok meşhur.

Diğer güzel yemek yapan mekanlardan birisi ise Çarşının içinde bir lokanta... Dede Restaurant.

Uray Caddesi üzerinde yer alan bu lokantada istediğin her türden yemek bulabilirsiniz. Merkez Bankası ile Mersin Oteli'nin arasında bulunuyor. Ben kaburga dolması ve mumbar dolmasını tercih ettim. Kaburga Dolması konusunda uzman değilim ama iki porsiyonda yiyebilirdim. İş merkezinin ortasında bulunması sebebi ile hafta içi öğle saatlerinde gidiyorsanız açıkta kalma ihtimaliniz yüksek... Sebze yemekleri, et yemekleri, ızgaralar, salatalar ve tatlıları ile tam bir öğle yemeği lokantası...

Akşam saatlerinde keyif yapacak ve deniz ürünleri yiyeceğim diyorsanız Narlıkuyu'ya yani Silifke'ye doğru gideceksiniz. Hafif yiyeceğim, kafa dinleyeceğim diyorsanız Viranşehir, Mezitli sahilinde kafelerde yiyebilirsiniz. Şehrin içinde yok mu güzel kebapçı derseniz. Sıla Restaurant'ı önerebilirim. Mezitli istikameti 2. çevre yolu üzerinde... Kebapları ve mezeleri çok güzel. Fiyat makul...

Liman tarafında güzel bir tantuni yemek isterseniz Memoş Tantuni'yi tek geçerim.

Dönerken cezerye almazsanız arkadaşlarınız size küser. Uçaklara sıvı almakdıkları için şalgam suyu taşıyamıyorsunuz ama karayoluyla dönecekseniz mutlaka getirin yanınızda. İçinda şalgamın olmasına dikkat edin.

1 yorum:

  1. Neşet, insan Mersin Otelinde kalır da, Bahattin'de ciğer-et şiş yemez mi naaptın sen???
    Dede Restaurant, esnaf işi bir yerdir;fiyatları uygun ama lezzet orta karar. Balık için Narlıkuyu'ya gidersen,kazık yemeyi de göze almışsın demektir. Şehir içinde çok daha makul fiyata, çok daha lezzetli mekanlar bulabilirsin. Bir dahaki sefere Barbaros'u ara, olmadı ben bilgi veririm sana.:P

    YanıtlaSil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.