Yaratıcılık

Türk televizyonlarının yöneticileri sanıyorlar ki 3 ay sürecek yaz boyuncu Türk halkının %75'i Bodrum ve Çeşme'de ve her akşam diskoda ya da cemiyetin verdiği bir davette... 

Bu sanı, yanılgıya sebep olarak yaz boyunca televizyon kanallarının elinde ne kadar uyduruk dizi, yarışma, program varsa ekranda dönüp durmasına yol açıyor. 

Haliyle halkımızda hala Mehmet Ali Erbil ile vakit geçirebiliyor...

Kanal yöneticileri de maliyetleri düşürmek adına kaçtığı bu ucuz işlerde maalesef her zaman aradığından fazlasını bulabiliyor. Çünkü en basidinden ülkemiz televizyonculuğu tam bir dizi çöplüğü... Önüne gelen dizi çekiyor orjinallik neredeyse hiç yok. Özgün bir senaryo, etkileyici bir prodüksiyon neredeyse yaz kış yok. Ezel, Asmalı Konak, Leyla ile Mecnun, Muhteşem Yüzyıl ve benzer bir kaç proje dışında hatırlayabildiğiniz var mı? Yok çünkü hepsi bunların taklidi... 

Örneğin şu sıralara oynamakta olan Güzel Köylü dizisi. Ege şivesinin ağdalanıp şehir aksanıyla konuşulmaya çalışıldığı bayat bile denemeyecek kadar sıradan bir senaryo. Defalarca denenmiş öncesinde. Hatta öyleki çekildiği köy Bozüyük ve köyden aldıkları figüranlar bile aynı. Bu arada ana iki karakterin dışında yan karakterlerin kişisel becerileri ile işi götürüyorlar. Özellikle Bünyamin karakteri var ki diziye takılıyorsam sebebidir. Ayrıca Ahmet Mümtaz Taylan'da diziye biraz fazla geliyor. 

Kısacası bu yazdan kışa kalacak tek dizi bu gibi görünüyor. Ama o da 2-3 oyunculuk yetenekle.. Senaryo sıradan, mekan önceden denenmiş, oyunculuklar vasar bir dizi işte. 

Yaz boyunca Dünya Kupası, Avrupa Kupası Maçları ve bir kaç siyasi atraksiyon olmasa hiç bir cazibesi olmayan televizyon kanallarımız.... 

İşte durum budur. 2015 yazında bu yazıyı okuyun özel isimler hariç yazı geçerliliğini koruyacaktır.